Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Uluslararası 22. Spor Bilimleri Kongresi'nde yaptığı konuşmada, bu haftanın Öğretmenler Haftası olduğunu belirtti. Bu vesileyle tüm öğretmenlerin "Öğretmenler Günü"nü kutlayarak başlayan Bakan Tekin, başta Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere görevi başında, görevden ayrıldıktan sonra hayatını kaybeden ve görevi başında şehit edilen tüm öğretmenlere Allah'tan rahmet diledi.

 

Spor denildiği zaman ilk akla gelen kamusal alanlardan birinin Millî Eğitim Bakanlığı olduğunu söyleyen Bakan Tekin, her etkinlikte mutlaka Bakanlığın görev alanıyla ilgili konulara girildiğini belirtti.

 

Uluslararası arenada Türkiye ile ilgili yazılan raporlarda yer verilen en önemli eksikliklerden birinin akademik eğitimin gündelik hayattaki becerilerle ve toplumsal yaşam becerileriyle örtüşmediği olduğunu aktaran Bakan Tekin, bu kapsamda bu yıl müfredatı revize ettiklerini dile getirdi.

 

Bu anlamda en çok üzerinde durdukları konulardan birinin spor, spor kültürü ve spor alışkanlıklarının kazandırılması olduğunu bildiren Bakan Tekin, Bakanlık olarak hem çocukların gündelik hayatta sportif alışkanlıklar kazanmasını hem de beden eğitimi derslerinin daha verimli, daha işlevsel hâle gelmesi için ciddi değişiklikler yaptıklarını vurguladı.

 

Bakan Yusuf Tekin, 2014'te proje okul uygulaması başlattıklarını bildirerek konuşmasına şöyle devam etti: "Türkiye'deki özellikle sportif eğitim veren ortaöğretim kurumlarımızın tematik hâle gelmesini arzu ettik, böyle bir çaba başlattık. İlk örneklerinden biri, Türkiye Voleybol Federasyonuyla yürüttüğümüz Türkiye Voleybol Lisesi. Bugün Türkiye'de bilhassa kadın voleyboluyla ilgili yaşanan gelişmelerden Millî Eğitim Bakanlığı ile Türkiye Voleybol Federasyonunun ortaklaşa yürüttüğü bu projenin çok büyük bir yeri var. Benzeri şekilde Türkiye Futbol Federasyonuyla ortak olarak Riva'da ilk örneğini verdik, futbol lisesi açtık. Bizim şu anda genel anlamda spor liselerimizin büyük çoğunluğu 2014 itibarıyla hemen hemen tamamı genel spor liseleriydi. Dolayısıyla okula atadığımız öğretmen arkadaşlarımızın ilgilerine göre devamlılığı olmayan bir görünüm arz ediyordu. Bunun üzerine bir proje okul formatıyla federasyonlarla bu liseleri tematik hâle getirelim istedik. Yani şöyle bir şey yapalım istedik: Çocuklarımızı daha erken yaşlarda sportif anlamda yeteneklerine göre ortaöğretim kurumlarımıza alalım, burada yetiştirelim, bunu yaparken de ilgili federasyonlarla beraber çalışalım."

 

Bu okullarda akademik derslerle ilgili olan kısmı Bakanlığın, sportif anlamdaki müfredatı da ilgili federasyonlarla yaptıklarını söyleyen Bakan Tekin, bunun çok önemli bir başlangıç noktası olduğuna işaret etti.

 

Okullarda kadrolu öğretmenler dışında ilgili spor branşında Türkiye'de ya da dünyada önemli başarılar elde etmiş sporcu, spor eğitmeni veya yorumcusu olarak bilinen diplomaları uygun olan kişilerin ders vermesini sağladıklarını, ayrıca bu okulları genel ortaöğretime geçiş mekanizmalarının dışında tuttuklarını söyleyen Bakan Tekin, spor liselerini tematik hâle getirmeye devam edeceklerine işaret etti.

 

Tematik liselere ilişkin başka bir başlangıç daha yaptıklarını hatırlatan Bakan Tekin, konuşmasına şu sözlerle devam etti: "İlk örneğini güzel sanatlar liselerimizle beraber yaptık bu yıl. Ankara Müzik ve Güzel Sanatlar Üniversitesi ile birlikte bir müzik ilkokulu, ortaokulu ve lisesi... Yani sanatsal yetenekleri ilkokul çağında tespit edip ilkokul çağından itibaren eğitmek üzere bir projeyi hayata geçirdik. İnşallah, önümüzdeki yıldan itibaren tematik spor liselerinde de benzer uygulamayı başlatacağız. Daha küçük yaşlardan itibaren çocuklarımızın sportif yeteneklerini tespit edip o yeteneklerine uygun eğitim öğretim almalarını, bütün eğitim öğretim hayatlarının o spor alanına özgü bir biçimde yürümesini temin edecek bir adım atacağız. Bizim bu projelerimize, bu konulara gönül vermek isteyen, bizimle bu konularda çalışmak isteyen bütün arkadaşlarımıza kapılarımız açık. Bütün federasyonlarla benzer protokolleri yapmak istiyoruz, örneklerini devam ettirdiğimiz protokoller var. Sportif eğitimi eğer küçük yaşlardan itibaren başlatmazsak uluslararası arenada hem sportif başarı anlamında hem de ülkemizin temsili anlamında sporcular yetiştirmekte zorlanırız. Millî Eğitim Bakanlığı olarak bizler bu anlamda size kapılarımızı açıyoruz, 'Beraber küçük yaşlardan itibaren sportif eğitimleri alalım ve çocuklarımızı ülkemizi en iyi şekilde temsil edecek düzeyde yetiştirelim.' diyoruz."

 

Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Uğur Ünal da bu programın Türk sporunun geleceğine ışık tutmak adına, çeşitli vizyonların bir arada paylaşılması adına önemli olacağını ifade etti.